SORU: Hz Fatıma (as), neden kendisinin gece defnedilmesini vasiyet etmiştir?

SORU: Hz Fatıma (as), neden kendisinin gece defnedilmesini vasiyet etmiştir?

CEVAP:

بسم الله الرحمن الرحیم

الّلهُمَّ صَلِّ عَلَی مُحَمَّدٍ وَ آلِ مُحَمَّدٍ و عَجّل فَرَجَهم

Bir Masum’un emri veya sözünün bir veya birkaç değil, çok hikmetleri vardır. Ancak, burada en önemlilerinden bahsedilecektir.

Her inanan, “düşman” konusunda bilinçli, anlayışlı ve basir olmalıdır. Ve düşmanı tanımak ve bilmek, sadece düşmanın şahsını tanımak ve onun ismini bilmek değildir. Aksine, bir mümin, düşmanın hedeflerinin, planlarının, hilelerinin ve taktiklerinin ve hatta herhangi bir ihtimalin bile farkında olup, onları etkisiz hale getirmek için en iyi pozisyonları almalıdır.

Olay nasıldı? 

Peygamber’in rihletinden (vefat) dakikalar önce, hilafet sevdasına düşen ve Gadir’i Hum’u hiçe sayan bir grup, aralarında bir halife atamak için Sakife’ye gitti; İlahi hükümet gasp edildi, Fedek’i hızla devraldılar, hadis alıntı yapmak bir süre büyük suç sayıldı ve cezalandırıldı, risalet ailesine ekonomik baskı ve kuşatma uygulandı, Hz. Fatıma (as), gerçek İslam’ı savunduğu, Müminlerin Emiri’nin himayesini, velayeti ve imameti desteklediği için (acımasızca) dışlandı, tokat yedi, evi basıldı vb.

Bu nedenle Hazreti Fatıma durumu iyi anlıyordu. O, düşmanların şehit düştüğü anda Hz. Ali’nin (as) evine saldıracaklarını biliyordu. Biliyordu ki, şöyle diyecekler: “Fatıma, Resulullah’ın kızıdır ve onu defnetmek halifenin işidir. Bu yüzden onu kendimiz gömmeliyiz.”

Sonra cesedini kaldırdılar ve tabutunun yanında ağlayıp cenaze törenini gerçekleştirdiler. Ama bunu, tüm olanları insanlara anlatmak, suçluları açığa çıkarmak ve kendi masumiyetlerini insanlara göstermek için yaptılar. Ve eğer böyle olmasaydı, bu konuda Hak ve batıl arasındaki çizgi (ölçü) tarihte kaybolur giderdi.

Ama bugün kendisi “Huccetullah-i alel Huccec” olan Hazreti Fatıma (s.a), herkes ve hatta gayrimüslimler için bile bir tanınma kriteri, bilgi ve muhakeme ölçüsüdür.

Soruyorlar: “O Reslullah’ın kızı değil miydi?”

Cevap veriliyor: “Evet, Reslullah’ın kızıydı.”

Soruluyor: “Acaba Peygamber, defalarca “Onun rızası Allah’ın ve benim rızam; onun gazabı Allah’ın benim gazabımdır.” söylememiş midir?!

Cevap veriliyor: “Evet, bu doğru.”

Soruluyor: ” O, Ehl-i Beyt’ten değil miydi? Acaba Allah Kuran-ı Kerim’de, onlara muhabbeti ve meveddeti vacip kılmadı mı?” Cevap: “Evet.”

Bu konularda hiçbir görüş ayrılığı yoktur.

Sonra soruluyor ki: “Peki neden onu sokakta dövdüler? Kim ona tokat attı ve neden?! Neden ateşe vermek için evine saldırdılar? Neden, Fatıma’nın kapının arkasında durduğunu öğrenince, kapıyı o kadar sert tekmelediler ki, kapıdaki çivi göğsüne battı ve bebeği düştü?! Bunları kimler, neden yaptılar?!”

Soruluyor ki: “Müminlerin Emiri (a.s.) zorla camiye getirilmek için bir iple neden bağlanmıştır? Neden Fatıma (s.a) o anda evden çıkıp kollarını İmam Ali’nin (a.s) sırtına dolayıp: “Seni götürmelerine izin vermeyeceğim!” dediğinde, elinin bir kılıç kılıfıyla kırılması emredildi?!”

Bu sözlerin birliğe aykırı olduğunu söylemeyin. Bunların hepsi tarihte kayıtlıdır ve bu olaylar Sünni kitaplarında ve birçok Şii kitabında yazılmıştır. Aksine, bunlar birleştirici olup tarihsel olayların bilgisidir.

Hz. Fatıma (as), neden kendisinin gece defnedilmesini vasiyet etmiştir? Gün ışığı olsaydı ne olurdu?

Eğer gündüz olsaydı ve ölüm haberi şehirde yayılsaydı, O’nu Hz. Ali’den ve ailesinden ayırmak için evine saldırırlardı ve “O bize ait” deseydiler, ne olurdu?

Hz. Fatıma’nın (s.a) mezarının yerini bilselerdi, mezarı açmak için saldıracaklarını biliyorlardı.

Bu saldırıda Müminlerin Emiri ve Hasaneyn’in (a.s) dövülebileceğini ve şehit edilebileceğini biliyorlardı. Onları öldürüp ve sonra yine şunu diyeceklerdi: “Biz de üzgünüz. Bu Allah’ın inayeti, bizim suçumuz değildi. Bu cinayeti kimin işlediğini bilmiyoruz. Biz de bu suçu kınıyoruz.” vb.

Böylece, Hz. Fatıma (s.a), bu vasiyetle, tüm bu planları bozdu ve sonuçlarını engelledi ve konunun önemini ve delilini sonsuza dek herkese açıkladı. Ölçüyü verip, hücceti sonsuza dek tamamladı.

Böylece yönlendirilmek isteyen biri bunların farkında olsun ve yönlendirilmek ve hidayet edilmek istemeyen birinin daha fazla bahanesi olmasın.

Allah’ın işi, hücceti budur.

e-post:

info@x-shobhe.org

Telegram Kanalı:

@SupheSoruCevap

Velayet ve İmamet