Kur’an-ı Kerim Nasıl Bir Kitaptır?
1- Bu kitap hidayet, rahmet, basiret ve nur kitabıdır.
2- Kendisinde hiç kapalılık olmayan bu kitaba müracaat eden her kes hidayet bulacaktır.
3- Bu kitap nezdinde muttakin, iman ehli ve yakine sahip olan kimselerinin yüksek makamları vardır.
«ذَلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَ فِيهِ هُدًى لِلْمُتَّقِينَ» (البقره، 2)
Bu, bir kitaptır ki onda şüphe yok. Takvâ sahiplerine yol göstericidir.
«هَذَا بَيَانٌ لِلنَّاسِ وَهُدًى وَمَوْعِظَةٌ لِلْمُتَّقِينَ» (آل عمران، 138)
Bu (Kur’an), insanlara bir açıklama, takva sahipleri için de hidayet ve bir öǧüttür.
- – Kur’an-ı Kerim’in semavi kitabı bir ilim, hikmet, tebliğ, program ve hidayet kitabıdır.
Bu kitap herkesin erişimine açık olup, evrenin gerçekleri, yol haritası, onun büyümesi, mükemmelleşmesi ve sonsuz mutluluğu için yapılması ve yapılmaması gerekenler hakkında insanın ihtiyaç duyduğu her şeyi içermektedir.
Ama “ışık”, cehalet ve kibir mağarasının karanlığına kapılmayan, gözlerini kapatmayan kimse için bir ışık ve yol göstericidir, aksi halde güneşin ışığı da ona yol göstermez.
Çeşitli ayetlerde bu kitabın herkese bir nur olduğu, ancak sadece takva sahiplerine yol gösterdiği, takva sahibi kişinin ise kendi iyiliğini isteyen ve her türlü kötülükten korunan kimse olduğu ifade edilmektedir.
Daha fazla açıklama
“Bilim ” bir ön koşuldur, ancak her şey değildir – gerekli bir koşuldur, ancak yeterli bir koşul değildir. Bilakis tanımanın ardından dikkat, kararlılık, irade, tercih, yaklaşım ve inanç gerekir.
Lanetli Iblis Allah’yı o zaman da tanıyordu, şimdi de tanıyor. O, diriliş ve onun yerleşme ilmine sahiptir; Ancak “iman ve dindarlığa” sahip olmadığı için gururu ve kibiri, onu alt etti ve en düşük kraliyet yetkililerinin eline düştü!
İnsan ırkı da aynıdır; Pek çok ilim kazanır, ancak sadece ilimlere sahip olmak ona yol göstermeye yetmez, sonuçta ortaya çıkan ilimlere dikkat etmeli, arzulamalı, inanmalı ve ona göre hareket etmelidir.
Dolayısıyla bu kitapta yer alan ilimlerin, hikmetlerin, vaazların ve “delilli açıklamaların” Cenab-ı Hak tarafından herkese tebliğ edildiğini, ancak bunların yalnızca “takva sahiplerinin” hidayetine vesile olduğunu söyledi.
Takva sahibi insan, kendi iyiliğini isteyen, her türlü cehalet, kibir ve utandırıcı alışkanlıklara karşı dikkatli olan kişidir ve tevhid, diriliş ve İslam çerçevesindeki bu özen ve koruyuculuğa “ilahi takva” adı verilmektedir.
Kur’an-ı Kerim’le uğraşmanın ilk adımı “takvalı” olmak, yani kötülükten, kinden, düşmanlıktan, inatçılıktan ve ön yargılardan uzak olmaktır. Böyle insanlar Kur’an’ın nuruyla yol bulurlar.