GADÎR-i Hum’un Hutbesinden Dersler / 1

GADÎR-i Hum’un Hutbesinden Dersler / 1

Gadir Hum’un Hutbesinden Dersler

«مَنْ کُنْتُ مَوْلاهُ فَهذا عَلِی مَوْلاهُ، وَ هُوَ عَلِی بْنُ أَبی طالِبٍ أَخی وَ وَصِیّی، وَ مُوالاتُهُ مِنَ الله عَزَّوَجَلَّ أَنْزَلَها عَلَی»

  • – Biliniz ki ben kimin ihtiyar (velayet) sahibi isem, Ali de onun ihtiyar (velayet) sahibidir.
  • – Biliniz ki Müminlerin Emiri de benim kardeşimdir. Biliniz ki “Müminlerin Emiri” olmak, benden sonra ondan başka hiç kimse için helal değildir.

الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِي جَعَلَنَا مِنَ الْمُتَمَسِّكِينَ بِوِلاَيَةِ أَمِيرِ الْمُؤْمِنِينَ وَ الْأَئِمَّةِ عَلَيْهِمُ السَّلاَمُ

Bizi Müminlerin Emiri’nin ve imamların vesayetine sımsıkı sarılanlardan kılan Allah’a hamd olsun.

  • – “Velayet” anlamına gelen “vesayet “, “teslimiyet ve itaat”ten daha kapsamlıdır. Belki bireyler ya da toplum birilerinin peşinden gidiyor ama onun “Velayet”ini kabul etmemiş olabilir! Bu grup ilk fırsatta arkalarını dönüp hatta düşmana doğru gidiyorlar!
  • – “Velayet”, İslam’a ve Şiiliğe özgü değil, genel ve evrenseldir; Dolayısıyla “Velayetsız” insan yoktur.
  • – Kim “ilahi Velayet”i kabul etmezse, mutlaka insan ve cin şeytanlarının Velayet,ini kabul etmiş olur!
  • – “Velayet”, ister Cenâb-ı Hakk’ın velâyeti, ister Tağut’un velâyeti olsun, farklı mertebelerde, çeşitli tecelli ve misallerle akar.
  • – Ne mutlu Allah’ın velayetini, Allah’ın elçisini, müminlerin emiri olan imamları ve onların velayetlerinde bulunanları seçenlere! Onlar bu dünyada ve ahirette kurtarıcıdır.

Hz. Peygamber (s.a.a):

Ey insanlar! Ben hilafet emrini kıyamet gününe kadar, İmamet ve veraseti olarak neslime emanet ediyorum. Ben, burada hazır olan veya olmayan, dünyaya gelen veya gelmeyen herkese hüccet olsun diye, tebliğ etmekle görevli olduğum şeyi tebliğ ettim. O halde kıyamet gününe kadar, burada hazır olanlar hazır olmayanlara ve babalar çocuklarına ulaştırsınlar.

Çok yakında benden sonra İmameti padişahlık olarak, zulüm ve zorbalıkla alacaklardır.

 

 

 

 

Top News Velayet ve İmamet